Çağdaş Sözlük

külfet ~ كلفت

Lehce-i Osmani - külfet ~ كلفت maddesi. Sayfa: 1298 - Sira: 10

Lehce-i Osmani; külfet maddesi. osmanlıcada külfet ne demek, külfet anlamı manası, külfet osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte külfet hakkında bilgi. Arapça külfet ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada külfet anlamı

Lehce-i Osmani - Ahmed Vefik paşa - كلفت külfet ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..

külfet ~ كلفت güncel sözlüklerde anlamı:

KüLFET ::: Zahmet. Sıkıntı. Yorgunluk. Zahmetli iş. Adetten ve lüzumundan çok yorularak çalışmakla iş yapmak. * Merâsim.

külfet ::: (a. i. c. : külef) : 1) zahmet, sıkıntı, zorluk, yorgunluk, zorlu iş. 2) merasim, seremoni.

külfet ::: yük, zahmet, zorluk.

Külfet :::


  1. Sıkıntı, zorluk
    Örnek: Dört defa gezdiği bu yeri tekrar görmek, artık onun için bir külfet. R. H. Karay

  2. Büyük masraf

  3. yük. ~ i isbât: tanıt yükü.

külfet ::: zahmet , zorluk , merasim

külfet ::: ‬zahmet

külfet ::: merasim

Külfet ::: Sıkıntı; zorluk; yük; zahmet; eziyet

külfet ::: (a. i. c. : külef) 1) zahmet, sıkıntı, zorluk, yorgunluk, zorlu iş. 2) merasim, seremoni.

Külfet ::: Sıkıntı; zorluk; yük; zahmet; eziyet

külfet ::: sıkıntı

külfet :::

sıkıntı; zorluk; yük; zahmet; eziyet

KÜLFET :::

Zahmet. Sıkıntı. Yorgunluk. Zahmetli iş. Adetten ve lüzumundan çok yorularak çalışmakla iş yapmak. * Merâsim