söve ~ سوه
Lehce-i Osmani - söve ~ سوه maddesi. Sayfa: 454 - Sira: 6
Lehce-i Osmani; söve maddesi. osmanlıcada söve ne demek, söve anlamı manası, söve osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte söve hakkında bilgi. Arapça söve ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada söve anlamı
Lehce-i Osmani - Ahmed Vefik paşa - سوه söve ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..
söve ~ سوه güncel sözlüklerde anlamı:
Söve :::
- Kapı ve pencerenin yerleştiği kasa, çerçeve
Örnek: Kendilerini ağaçlara, kapı sövelerine çarpmazlar. M. Ş. Esendal - Avlu kapısının iki yanına konan uzun taşlar
Örnek: Başını kapının taş sövesine koyup bir mektep çocuğu gibi bağıra bağıra ağlamak istiyordu. H. R. Gürpınar - Pencere ve kapı kenarlarındaki süs kalıpları
Örnek: Cebinden çıkardığı yassı uçlu bir demiri söve ile çerçevenin arasına sokarak camı da yukarı sürdü ve rezeledi. H. R. Gürpınar - (Mimarlık) Kapı ve pencere çerçevesinin dört yanından her biri.
söve ::: çerçeve