Çağdaş Sözlük

ham ~ خام

Lehce-i Osmani - ham ~ خام maddesi. Sayfa: 380 - Sira: 15

Lehce-i Osmani; ham maddesi. osmanlıcada ham ne demek, ham anlamı manası, ham osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte ham hakkında bilgi. Arapça ham ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada ham anlamı

Lehce-i Osmani - Ahmed Vefik paşa - خام ham ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..

ham ~ خام güncel sözlüklerde anlamı:

HAM ::: f. Olmamış, pişmemiş, çiğ. * Nâfile, beyhude, boşuboşuna. * İşlenmemiş, üzerinde çalışılmamış. * Acemi kimse, tecrübesiz. Terbiye görmemiş kişi.

HAM ::: f. Bükülmüş, kıvrılmış, eğrilmiş.

ham ::: haş

"); hâm ::: (f. s.) : 1) pişmemiş, olmamış, çiğ. 2) işlenmemiş, üzerinde çalışılmamış. 3) boş, nafile, beyhude. Hayâl-i hâm, Ümîd-i hâm : boş hayal, boş ümit. 4) terbiye, tecrübe görmemiş, acemi [kimse].

ham ::: (f. s.) : eğri, bükülmüş. Kamet-i ham : eğri boy. Ebrû-yi ham : eğri kaş.

ham-ı zülf ::: zülfün (saç lülesinin) kıvrımı, büklümü.

Ham :::


  1. Yenecek kadar olgun olmayan (meyve).

  2. İşlenmemiş (madde).

  3. İdmansız.

  4. Gerçekleşme kolaylığı veya imkânı olmayan.

  5. Kaba, toplum kurallarını bilmeyen, incelmemiş.

hâm ::: çiğ , tecrübesiz , eğri , bükülmüş , ham , bükük , olmamış

ham ::: ‬çiğ

ham ::: ham

ham ::: ‬eğik eğri

ham ::: bükük

hâm ::: (f. s.) 1) pişmemiş, olmamış, çiğ. 2) işlenmemiş, üzerinde çalışılmamış. 3) boş, nafile, beyhude. Hayâl-i hâm, Ümîd-i hâm : boş hayal, boş ümit. 4) terbiye, tecrübe görmemiş, acemi [kimse].

ham ::: kaba, kabak, olmamış, tor

HAM :::

f. Olmamış, pişmemiş, çiğ. * Nâfile, beyhude, boşuboşuna. * İşlenmemiş, üzerinde çalışılmamış. * Acemi kimse, tecrübesiz. Terbiye görmemiş kişi