asa ~ آسا
Lehce-i Osmani - asa ~ آسا maddesi. Sayfa: 865 - Sira: 4
Lehce-i Osmani; asa maddesi. osmanlıcada asa ne demek, asa anlamı manası, asa osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte asa hakkında bilgi. Arapça asa ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada asa anlamı
Lehce-i Osmani - Ahmed Vefik paşa - آسا asa ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..
asa ~ آسا güncel sözlüklerde anlamı:
ASA ::: Genişlik. Zuhur, meydana çıkma. Büyük kadeh.
ASA ::: Değnek. Baston, sopa.
ASA ::: f. (Gibi) manasına gelerek birleşik kelimeler yapılır. (Teşbih edatıdır.)
ASA ::: f. Esneme. * Vakar, ciddilik. * Süs, zinet.
ASa ::: (Fiil veya harftir) Ümid veya korku bildirir. Şek ve yakin manalarına delalet eder; (ola ki, şayet ki, meğer ki, olur, gerektir) manalarına gelir. (Kâde) $ fiiline benzer. Ekseri, (lâkin) (leyte) mânasına temenni için kullanılır. Hitab-ı İlahî kısmında yakîn ve vücubu ifade eder.
asâ ::: (a. i. c. : a'sâ) : 1) değnek, sopa. 2) dervişlerin taşıdıkları sopa.
âsâ-yi Mûsâ ::: Hz. Mûsâya Allah tarafından mucize olarak verilen ve yılan hâline giren değnek.
âsâ ::: (f. i.) : 1) esneme. 2) vakar, ciddîlik. 3) süs, bezek.
-âsâ ::: (f. e.) : gibi. Cennet-âsâ cennet gibi. (bkz. : mânend, veş).
asâ ::: baston, sopa, değnek.
âsâ ::: "benzer, gibi" mânâsında son ek.
ASa ::: Allahü teâlâ Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyuruyor ki:
Biz Mûsâ'ya dedik ki: Korkma! Sen onlara elbette gâlip geleceksin. Elindeki asânı yere bırakıver. (Onların asâlarının iplerinin çokluğuna, bunların yılan şeklinde görünmelerine aldırma ki) senin asân, onların yaptıklarının hepsini yutar. Zîrâ onların yaptıkları şeyler (ip ve asâların yılan şeklinde görünmesi), sihirbazlık hîlesidir. Sâhir (sihir, büyü yapan) nerede olsa felâh bulamaz. (Tâhâ sûresi: 68, 69)
Gök yüzünde Îsâ ile,
Tûr Dağı'nda Mûsâ ile,
Elindeki asâ ile,
Çağırayım Mevlâm seni.
(Yûnus Emre)
âsâ ::: değnek , sopa , baston , gibi
asa ::: genişlik , zuhur , meydana çıkma , büyük kadeh , değnek , baston , sopa , (gibi) manasına gelerek birleşik kelimeler yapılır , (teşbih edatıdır , ) , esneme , vakar , ciddilik , süs , zinet
asâ ::: değnek
asâ ::: sopa
asâ ::: derviş değneği
âsâ ::: gibi
âsâ ::: (f. i.) 1) esneme. 2) vakar, ciddîlik. 3) süs, bezek.
-âsâ ::: (f. e.) gibi. Cennet-âsâ cennet gibi. (bkz. : mânend, veş).
asa ::: baston
ASA :::
ASÂ :::